Gıda sektörü, sağlığımızı tehdit eden kıvam artırıcılar ve katkı maddeleri kullanarak ahlaksız bir şekilde hareket ediyor. Özellikle hazır yoğurt, dondurma, pastane ürünleri, jöleler ve kremalar gibi birçok üründe domuz mamulleri içeriyor. Bu katkı maddelerinin içeriğini bilmek neredeyse imkânsız hale geldi.

Jelatin (E441) özellikle yaygın olarak kullanılıyor ve çoğunlukla Müslüman olmayan ülkelerde üretiliyor. Jelatin, genellikle domuz derisinden elde edilen bir proteindir ve gıda üretiminde kullanılan ana kaynak domuz derisidir. Bu durum, gıda endüstrisinin şeffaf olmaması ve kaynakların belirsizliği konusunda endişelere neden olmaktadır.

Jelatinin, kas, kemik ve deri dokularından elde edilen kollajen proteini olduğunu belirtmek gerekir. Bu proteini elde etmek için genellikle domuz, sığır ve nadiren balık gibi hayvanların dokuları kullanılır. Jelatin, su ile kaynatıldığında çözülebilen ve soğuduğunda jel hâline gelen bir özellik gösterir.

Özellikle gıda endüstrisinde, jelatinin güçlü şekil alma yeteneği, şeffaf jel oluşturma özelliği, esnek film haline gelebilmesi, kolay hazmedilebilir olması ve sıcak suda çözünürlüğü gibi özellikleri nedeniyle birçok alanda yaygın olarak kullanılmaktadır. Ancak, jelatinin genellikle domuz derisinden elde edilmesi ve bu durumun gıda üretiminde tercih edilmesinin maliyet avantajı sağlaması endişe yaratmaktadır.

Türkiye’de, jelatin üretimi için yerel firmaların faaliyete geçmesine rağmen, üretilen miktarın ihtiyacı karşılamadığı ve çoğu gıda üreticisinin maliyeti düşük olduğu için ithal jelatin kullanmaya devam ettiği belirtiliyor. Bu durum, gıda ürünlerinde kullanılan jelatinin menşeinin ve içeriğinin daha dikkatli bir şekilde araştırılması gerekliliğini ortaya koymaktadır.

Domuz yağı katkılı gıda maddelerinin uluslararası (E) kodları da ayrıca paylaşılmış, bu kodlar üzerinden hangi ürünlerde domuz yağı katkısı olduğunu anlamak mümkün olmaktadır. Tüketicilerin bu kodları bilmeleri, alışveriş yaparken daha bilinçli tercihlerde bulunmalarına yardımcı olabilir.